. 2000; 28(5): 274-281

Türkiye'de Koroner Kalp Hastalığı Tedavi Kalıpları Çalışması

Güneş AKGÜN1, Altan ONAT1, Rasim ENAR1, Necip ALP1
Türk Kardiyoloji Derneği, Koroner Kalp Hastalığı Çalışma Grubu İnceleme Ekibi adına

Araştırma, koroner kalp hastalığının (KKH) başlıca risk faktörlerinin hekimlerimizce hasta dosyalarına ne oranda kaydedildiğini, risk faktör değerlerinin ne oranda ölçüldüğünü, hastane içinde ve sonrasındaki 6 aylık dönemde hastaların aldığı tedavi kalıplarını ve risk faktör modifikasyonunu incelemeyi amaçlamaktaydı. Bu amaçla, ülkemizin tüm coğrafi bölgelerinden üniversite, Sağlık Bakanlığı eğitim ve SSK hastanelerinden oluşan 15 kardiyoloji ya da iç hastalıkları kliniğinde toplam 547 koroner hasta çalışmaya alındı. KKH'na ilk defa yakalanan bu hastaların %69'u akut miyokard infarktüsü, %20'si kararsız angina, %11 'i koroner anjiyoplasti (PTKA) veya koroner baypas geçirmeleri nedeniyle dahil edildi. Yüzde 23'ü kadınlardan oluşan hastalar ortalama 58.1±10 yaşındaydı. Hasta popülasyonunun %5.1'i hastane içinde, %2.2'si müteakip 6 ayda kaybedildi. %32.4'üne PTKA, %18.1'ine koroner baypas ameliyatı uygulandı. Altı ay sonunda %13'ü hastaneye kontrole gelmeyen yaşayan hastalardan 441'inde anamnez, fizik muayene ve laboratuvar tahlili yoluyla bilgi edinildi. Dosyaların %43'ünde anamnezde kolesterol yüksekliğine, dörtte birinde diyabet varlığına ilişkin bilgi kaydedilmemişti. Hastaların %58'i sigara içiyordu, %20'si obezdi ( vücut kitle indeksi (VKİ) ? 30 kgm²) %49'u hipertansifdi (sistolik kan basıncı (SKB) ? 140 ve/veya diyastolik kan basıncı (DKB) ? 90 mmHg ve/veya antihipertansif ilaç alan hastalar). Yüzde 58'inde total plazma kolesterol düzeyi yüksekti (? 200 mg/dl). %57'sinde total kolesterol/HDL oranı 5'in üzerindeydi, %3l' inde açlık kan şekeri 126 mg/dL üzerindeydi. Altıncı ay kontrolünde hastaların %22.5' i hala sigara içmekteydi ve %17'si hala obez, %44'ünde kan basıncı yüksek, %41'inde total plazma kolesterolü ve %44'ünde total kolesterol/HDL kolesterol oranı ve %16' sında da açlık kan şekeri yüksekti. Miyokard revaskülarizasyonu yapılan grupta, başlıca risk faktörlerinin prevalansı daha da yüksek kaldığı gibi, ilaç kullananlar daha azdı. Akut koroner olay geçiren hastaların yarısının PTKA veya baypas cerrahisine tabi tutulduğunu gösteren çalışmada, her 4 hastanın yaklaşık üçünde aspirin, birinde statinler ve kalsiyum antogonistleri hem hastanede, hem de 6. ay kontrolünde kullanılmaktaydı. Buna karşılık hastanedeki nitrat (%67), beta bloker (%49) ve ACE- inhibitör kullanımı (%38), 6. ay kontrolünde %47, %28 ve %18 oranlarına düştü . Her beş hastanın ikisi diyet yapmadığını ve sedanter bir hayat sürdürdüğünü bildirmişti. Etkili bir risk faktör düzeltilmesi ve profilaktik uygun ilaç kullanımı ile ülkemizde koroner hastalarının ilerki mortalite ve morbiditelerini azaltmak için hekim ve kardiyologlarımızın daha etkin bir rol oynayabileceği sonucuna varıldı.

Anahtar Kelimeler: İlaç tedavisi, koroner kalp hastalığı, risk faktörleri, sekonder koruma, sigara içimi


Turkish Survey on Therapeutic Intervention in Coronary Heart Disease

Güneş AKGÜN1, Altan ONAT1, Rasim ENAR1, Necip ALP1

The survey aimed to determine to which extent major coronary risk factors were recorded in the medical files of coronary heart disease (CHD) patients at hospitalisation and at an interview 6 months later, and whether recommendations regarding prophylactic drug therapy, smoking, diet and exercise were recorded. A total of 547 consecutive patients' medical records were examined from 15 cardiac centers and general hospitals located in different geographical regions of the country. Among patients having their first coronary event, the diagnosis was AMI in 69%, unstable angina in 20% and first elective or emergency PTCA or CABG in 11 %. Mean age of the patients was 58.1±10, 23% of whom were women. In-hospital mortality rate was 5.1, and 2.2% had died by the time of the interview. In 28.7% a PTCA and in 16.1% a CABG was undertaken. Thirteen % of survivors did not attend the interview at the 6th month. The charts in 43% of patients lacked information on hypercholesterolemia and in 25% on diabetes. Fiftyeight % smoked cigarettes, 20% were obese (BMI ? 30 kgm²), 49% were hypertensive (SBP ? 140 and/or DBP ? 90 mmHg and/or on antihypertensive drugs), 58% had high total plasma cholesterol (? 200 mg/dL). In 57% the ratio of total cholesterol to HDL-C was over 5. In 31 % fasting blood glucose concentration was over 126 mg/dL. By the time of the interview 22.5% were stili snıoking cigarettes and 17% obese, 44% had high blood pressure, 41% high total plasma cholesterol, 44% high total cholesterol/HDL-C ratio, and 16% high fasring blood glucose concentration. Reported aspirin use was 78% in the hospital and 74% at the 6th month. The figures for beta-blockers were 49% and 28.5%, for ACE-inhibitors 38% and 17.8%, nitrates 67% and 47%, calcium channel blockers 22% and 24.8%, statins 23% and 27%, respectively. Every 2 patients out of 5 were not on diet and were leading a sedentary life-style. Risk factor modification and reported drug therapy were even more unfavorable in the revascularized (PTCA and CAGB) group. It was concluded that by means of effective risk factor modification and appropriate use of prophylactic drugs, there remains stili a great potential for cardiologists and physicians to reduce further the mortality and morbidity in Turkish patients with established coronary heart disease.

Keywords: Coronary heart disease, risk factors, drug therapy, cigarette smoking, secondary prevention


Güneş AKGÜN, Altan ONAT, Rasim ENAR, Necip ALP. Turkish Survey on Therapeutic Intervention in Coronary Heart Disease. . 2000; 28(5): 274-281


ARAÇLAR
Tam Metin PDF
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş


Benzer makaleler
Google Scholar