. 2000; 28(2): 126-130

Kalp Cerrahisi Sonrası Kalp Pili Uygulaması

İzzet C.ERDİNLER1, Ahmet AKYOL1, Ertan ÖKMEN1, Murat DEMİRTAŞ1, Şennur ÜNAL1, Enis OĞUZ1, Onur TÜREK1, Atilla EMRE1, F.Tanju ULUFER1
Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi, İstanbul

Çalışmamızda kalp cerrahisi sonrasında kalıcı kalp pili takılan hastaların klinik özelliklerinin değerlendirilmesi, kalıcı kalp pili uygulamasının kısa ve uzun dönem sonuçları ve komplikasyonlarının analiz edilmesi amaçlandı. Çalışma Nisan 1988-Aralık 1997 tarihleri arasında kalıcı kalp pili takılan 52 olgu üzerinde retrospektif olarak yapılmıştır. Operasyon sonrası kalıcı kalp pili yerleştirilen hastaların çoğunun (%90) operasyon öncesi çeşitli ileti bozukluklarına sahip olduğu belirlendi. 18 yaşın üstündeki erişkin toplumda aort kapak replasmanı (AVR) ve mitral kapak replasmanı (MVR) ile beraber uygulanan triküspit kapak replasmanı (TVR) operasyonlarının en sık kalıcı pil uygulamasına ihtiyaç gösterdiği saptanırken (%17.3 ), çocuklarda doğumsal kalp hastalığı için cerrahi girişimlerden atrial septal defekt (ASD) primum operasyonu sonrasında en sık kalıcı pil uygulandığı görüldü (%28.8). Kalıcı kalp pili uygulaması endikasyonu doğuran en sık ritim bulgusu atriyoventriküler (AV) tam blok ve dar QRS'Ii kaçış ritmi olarak saptandı (%55.7). 1980'lerin sonunda hastanemizde kalp cerrahisi sonrası gelişen kalıcı kalp bloklarının tedavisi için epikardiyal elektrod ve VV/ pil modu kullanılırken, günümüzde endokardiyal elektrod ve VVIR , DDDR, uygun vakalarda VDD pil modu kullanılmaktadır. Çalışmamızda epikardiyal elektrodun endokardiyal elektroda göre daha yüksek uyarı eşiğine sahip olduğu (0.99 volta karşılık 0.50 volt, p<0.002) saptandı. Akut komplikasyonlar arasında en sık pil cebi hematomuna rastlanırken (%3.7), kronik komplikasyonlar arasında en sık ventriküler elektrod komplikasyonu (%13.3) belirlendi.

Anahtar Kelimeler: Kalp cerrahisi, kalıct kalp pili, bradiaritmi


Permanent Pacemaker Implantation After Cardiac Surgery

İzzet C.ERDİNLER1, Ahmet AKYOL1, Ertan ÖKMEN1, Murat DEMİRTAŞ1, Şennur ÜNAL1, Enis OĞUZ1, Onur TÜREK1, Atilla EMRE1, F.Tanju ULUFER1

The aim of our study was to evaluate the short and long-term results and coınplications of permanent pacemaker implantation after cardiac surgery and to analyze the elinical characteristics of the patient group. Fifty-two patients with permanent pacemakers, which were implanted after a cardiac surgery between April 1988 and December 1997, were analyzed retrospectively. Most of the patients, who necessitated permanent pacemaker implantation postoperatively, had preoperative conduction disturbances (90%). In patients over 18 years old, the most common underlying operations were aortic valve replacement and mitral valve replacements with tricuspid valve replacement (17.3%), while in children it was surgery for correction of atrial septal defect, primum type (28.8%). The most common electrocardiographic diagnosis in the patient group was an escape rhythm secondary to an atrioventricular block with a narrow QRS complex (55.7%). At the end of the 1980s, in our hospital, VVI pacemakers and epicardial leads were implanted in these patients for the management of AV blocks occurring after a cardiac surgery. But recently endocardial leads, VVIR, DDDR, and YDD pacemakers have been implanted. Threshold values for epicardial leads were higher than those for endocardial leads, 0.99 V and 0.50 V, respectively, (p<0.002). The pacemaker pocket bernatorna was the most common acute complication (3.7%), whereas ventricular lead complication was the most common chronic complication (13.3 %).

Keywords: Cardiac surgery, permanent cardiac pacemakers


İzzet C.ERDİNLER, Ahmet AKYOL, Ertan ÖKMEN, Murat DEMİRTAŞ, Şennur ÜNAL, Enis OĞUZ, Onur TÜREK, Atilla EMRE, F.Tanju ULUFER. Permanent Pacemaker Implantation After Cardiac Surgery. . 2000; 28(2): 126-130


ARAÇLAR
Tam Metin PDF
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş


Benzer makaleler
Google Scholar