. 2001; 29(5): 274-285

Erişkinlerimizin Yarısında Bulunan Dislipidemi ve Metabolik Sendromun Özellikleri ve Kombine Hiperlipidemi ile İlişkisi: Aynı Zamanda Plazma Trigliserid Düzeyi Üst Sınırı Konusunda Bir Katkı

Altan ONAT1, Köksal CEYHAN1, Vedat SANSOY1, İbrahim KELEŞ1, Burak ERER1, Ömer UYSAL1
Türk Kardiyol. Derneği;İ.Ü. Cerrahpaşa ve İstanbul Tıp Fakülteleri, Kardiyoloji Enstitüsü;S. Ersek GKDC Merkezi, İstanbul

Halkımızda koroner hastalığı ve koroner kökenli ölümleri en iyi öngördüren iki riskfaktöründen biri olan total/HDL kolesterol (TK/HDL-K) oranınlll yüksekliğini ifade eden dislipidenıi ile metabolik sendromun (MS) Siklığıni, niteliklerini ve etkilerini araştirmak ve de /ipoprotein bozukluğu türleri açlSindan toplumumuzun yap1s1n.ı öğrenmek amaciyle, TEKHARF çalişmasının 2000 yılmda muayene edilen kohortu incelendi. MS için TKIHDL-K oranımn erkeklerde >5.0, kadmlarda >4.5, bel çevresinin erkeklerde ?.94, kadmlarda ?.80 cm, sisto/ik kan basınctnln ?.130 mmHg olmas1 ve diyabet ya da glukoz intolerans varlığı önkoşuldu. Dislipidemi sadece TKIHDL-K oranının erkeklerde >5.0, kadınlarda >4.5 olmas1 ve MS'un tüm kriterlerinin birarada bulunmaması olarak tammlandı. Normo/ ipidemi için TKIHDL-K oranımn erkeklerde -:0 .0, kadınlarda 54.5 olma kriteri alındı. HDL-K düşüklüğünün ( <35 mg/d/) izole olarak nitelenmesi, trigliseridlerin (<140 mgldl veya) <100 mg/di olması koşulunu içerdi. Kombine hiperlipidemi serumda >130 mgldl LDL-K ile birlikte trigliseridlerin > 100 mg ldl oluşu şeklinde tanım/ andı. Otuz yaş ve üzerindeki 2414 kişilik kohOJ·tta MS ve dislipidemi gruplan, toplamm, erkeklerde sırasiyle %1.8 ve %53, kadınlarda %4.6 ve o/o38'ini oluşturdu. Normo/ipidemili yetişkinler toplanı kohortun sadece yarısı kadardı. Tek başına dislipidenıi tamsuun belirgin bir metabolik kusuni temsil ettiği, normallerden birçok önemli risk faktör kümelennıesi açlSindan hemen ayrı bir kategoriye soktuğu anlaşıld1: bu grupta ortalama olarak obezitenin 2 kgfm2 , eliyasto/ik basıncın 3 mmHg, trigliseridlerin de 89 mg/d/ yükseldiği, apo Allapo B oranının tersine dönüp apo B'nin apo Al değerini 35 mg/di kadar daha aşt1ğ1, erkeklerde fibrinojenin de artt1ğı görüldü. MS basit dislipidenıiden trigliseridlerin, beden kitle indeksi ve diyastolik basıncın daha da yükselmesiyle farklılaşu, ama TKIHDL-Koram benw·di. Izole HDL-K düşüklüğü erkeklerin o/o10'unda, kadınların o/o2,4'ünde saptandı; buna karşılık HDL-K düşüklüğünün bunu sergileyen her 10 kişiden 8'inde trigliseridlerde yükselmeyle birlikte gittiği, sekonder bir olgu olduğu gözlem/endi. HDL-K değerlerinin 100 nıg!dl'l1k plazma trigliserid sınırından itibaren değiştiği gösterilerek, bu değerin halkımız için bundan böyle normal üst sımr olarak alınması öneri/di. Çalışmada halkımızın en önemli lipoprotein bozukluğu olarak saptanan kombine hiper/ipideminin 30 yaş ve üzeri nüfusla 5,5 milyon kişide bulunduğu, 700 bin koroner hastasında altta yatan neden olup KKH riskini normo/ipidemili/ ere k1yasla yaştan bağ1 ms1z biçimde 1.56 kat yükselttiği anlaş1ldı. Dislipidenıili bireylerin, metabolik sendromun inkomplet bir formunu temsil eden bir metabolik kusuru yansıtt1ğ 1 , ama KKH riskini metabolik sendromun 2 kat arttırmasına karşılık, dislipideminin yü kse/tmediğ i sonucuna varıldı. Dislipidemili Baliltiarın genelde yüksek LDL-K düzeyi bamıdırdık/an bilinmekteyse de, halkımizda aterojen dislipideminin hakim o lduğu yarglSI/W vanldı.

Anahtar Kelimeler: Aterojen dislipidemi , dislipidemi, kombine hiperlipidemi, koroner kalp hastalığı, metabolik sendrom


Classification of Turkish Adults Based on Dyslipidemia and on Lipoprotein Phenotype

Altan ONAT1, Köksal CEYHAN1, Vedat SANSOY1, İbrahim KELEŞ1, Burak ERER1, Ömer UYSAL1

Since total/HDL cholesterol ratio (TC/HDL-C) was shown to be one of the best predictors of fatal and nonfatal coronary events among Turks, adu lts as represented in the cohort surveyed in 2000 in the Turkish Adults Risk Factor Study were attempted to be classified herein on the basis of a) dyslipidemia, and b) lipoprotein phenotype. Based on dyslipidemia, for which TC/HDL-C ratio was used, three groups were separated: 1) normoli pideın i c (ratio ~5.0 in men, ~4.5 in women), 2) dyslipideın ic (ratio >5.0 in men, >4.5 in women), of which 3) metabolic syndrome (MS) was differentiated by the concomitant presence of a waist circumference ;:>:94 cm in men, ;:>:80 cm in women, systolic blood pressure ;:>:130 mmHg and of diabetes mellitus or glucose intolerance. As evidence was gathered in the course of the study that the upper normal tirnit for plasma triglycerides would most suitably be 100 mg/di, this limit was used to identify individuals with isolated hypertriglyceridemia and combined h y p erlipide ınia , along with LDL-C >130 ıng/d !. Five categories of lipoprotein phenotype were constructed: a) combined hyperl ipidemia (CHL), b) isolated hypertrig l ycerideınia, c) isolated hyper-LDLcholesteroleınia, d) isolated lo w HDL-C levels ( <35 ıng/di in men, <40 ıng/d i in women), and e) normolipid eınia. In the total cohort of 2414 participants aged 30 years or over, MS and d yslipideınia formed 1.8% and 53% of men and 4.6% and 38% of women, respectively. Dys lip i deınia represented a metabolic defect inasmuch as it d istingu ished itself from the normolipidemic group by a clustering of salient risk factors, namely by an excess of a mean of 2 kg/m2 body mass index (BMI), 3 mmHg of diastolic pressure, 89 mg/di triglycerides, by a reversal of apo Al/apo B ratio whereby apo B value exceeded that of apo AI by 35 mg/di, and in men by an excess of blood fibrinogen (all s ignificant). Though the TC/HDL-C ratio was virtually identical (6.5 vs 6.4), subjects with MS were distinct from dyslipidemia by significantly further elevated levels of triglycerides, BMI and diastolic pressure, in addition to the definition criteria. It was observed that, from a level of I 00 mg/di on w ards, concentrations of HDL-C exhibited clearly inverse trends as triglyceride levels rose, so that the number of individuals with low HDL-C more than doubled, as the limit for triglycerides was shifted upwards from 100 to 140 mg/di. In logistic regression analysis for prevalent coronary heart disease (CHD), dyslipidemia which may largely be considered an incomplete form of MS, did not prove to confer excess risk when compared to normolipidemia, whereas MS doubled the relative risk, even after age adjustment. In the classification by lipoprotein phenotype, CHL was the prominent one, with a prevalence of 22%, underlying 35% of cases with CHD, and being the only independently and significantly associated category with CHD (relative ri sk 1.56, CI 1.05- 2.33). Prevalences in percent of the remaining categories were: isolared hypertriglyceridemia 40%, · isolated hyper-LDL-cholesterolemia 7.3%, isolared low HDL-C levels 2.7%, and normolipidemia 28%. Plasma concentrations of C-reactive protein and apo B were significantly elevated and highest in CHL. It may thus be concluded that, contrasted to Western populations, possessing predominantly high levels of LDL-C, Turkish adults are mainly subjected to the risk arising from atherogenic dyslipidemia.

Keywords: Atherogenic dyslipidemia, combined hyperlipidemia, coronary heart di sea se, dyslipidemia, metabolic syndrome


Altan ONAT, Köksal CEYHAN, Vedat SANSOY, İbrahim KELEŞ, Burak ERER, Ömer UYSAL. Classification of Turkish Adults Based on Dyslipidemia and on Lipoprotein Phenotype. . 2001; 29(5): 274-285


ARAÇLAR
Tam Metin PDF
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş


Benzer makaleler
Google Scholar