. 0; 0: 0-0

Nöral Tüp Defektli Yenidoğanların Kısa Dönem Sonuçları

Salih Çağrı Çakır1, Bayram Ali Dorum1, Hilal Özkan1, Özgür Taşkapılıoğlu2, Nilgün Köksal1, Rabia Tütüncü Toker3, Mehmet Sait Okan3
1Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Neonatoloji Bilim Dalı, Bursa
2Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı, Bursa
3Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı, Bursa

GİRİŞ ve AMAÇ: Nöral tüp defektleri (NTD) yenidoğanlarda en sık saptanan konjenital anomalilerden biridir. Türkiyedeki görülme sıklığı 3/1000’dir. Nöral tüpün kapanmasının etkilendiği bölgeye göre çeşitli NTD’ler ortaya çıkmaktadır. NTD’lerin etiyolojisi multifaktöriyel olup önemli bir kısmının folik asit desteği ile önlenebilmesi mümkündür. NTD olan hastaların uzun dönem medikal, cerrahi ve bakım desteği ihtiyacı vardır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bu çalışmada retrospektif olarak 2013-2017 yılları arasında Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde yatan NTD’li hastaların antenatal, natal ve postnatal özellikleri incelenmiştir.
BULGULAR: Toplam 29 NTD’li hasta incelendi. Hastaların 16’sı (%55) erkek, 13’ü (%45) kız idi. Ortalama gestasyon yaşı 37,5±1,97 hafta, ortalama doğum ağırlığı 3050±703,29 gramdı. Doğumların 24’ü (%82) sezeryan ile gerçekleşmişti. NTD gelişimi için altı hastada maternal risk faktörü saptandı. Bunlar; diyabet, obezite, sigara ve valproik asit kullanımı şeklideydi. Hastaların hiçbirinde prekonsepsiyonel folik asit kullanımı yoktu. Hastaların tümü antenatal dönemde ultrason ile tanınmış olup 16 hasta 22 gestasyonel haftadan önce tanınıp terminasyon önerilmiştir. NTD’lerin 23’ü meningomyelosel (%79), 1’i meningosel, 3’ü ensefalomyelosel, 1’i ensefalosel, ve 1’i akrani şeklindeydi. NTD yerleşim bölgeleri en sık lumbosakral (n=10) olup, diğer bölgeler lomber (n=8), torakal (n=5), oksipital (n=4) ve servikal (n=1) şeklindeydi. Hastaların on birinde bacak hareketlerinde tam kayıp, dokuzunda kısmi kayıp mevcuttu. Tam motor defisiti olanların hepsinde, kısmi motor defisiti olanların ise 4’ünde (%44) lezyon seviyesi L4’den üst seviyelerdeydi. Yedi hastanın meningomyelosel kesesi yırtıktı. Hidrosefalisi olan 19 hastanın 17’sine ventrikülo peritoneal şant, birine lumboperitoneal şant takılması gerekti. Şant takılması 11 hastada meningomyelosel operasyonu ile aynı zamanda yapıldı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: NTD’lerin önlenebilir etiyolojik risk faktörlerinin bilinmesi ve çocuk sahibi olmayı düşünen ailelerin bu konuda daha çok bilinçlendirilmesi gerekmektedir.

Anahtar Kelimeler: Nöral tüp defektleri, meningosel, meningomiyolesel, yenidoğan


Short-Term Clinical Outcomes Of Newborns Who Have Neural Tube Defects

Salih Çağrı Çakır1, Bayram Ali Dorum1, Hilal Özkan1, Özgür Taşkapılıoğlu2, Nilgün Köksal1, Rabia Tütüncü Toker3, Mehmet Sait Okan3
1Division Of Neonatology, Department Of Pediatrics, Uludağ University Faculty Of Medicine, Bursa, Turkey
2Department Of Neurosurgery, Uludağ University Faculty Of Medicine, Bursa, Turkey
3Division Of Pediatirc Neurology, Department Of Pediatrics, Uludağ University Faculty Of Medicine, Bursa, Turkey

INTRODUCTION: Neural tube defects (NTD) are one of the most common congenital anomalies of the newborns. The incidence of NTDs in Turkey is 3/1000. Various types of NTDs appear depending on the part affected by the closure of the neural tube. The etiology of NTDs is multifactorial, and a significant portion of them can be prevented by folic acid supplementation. Patients with NTD’s need long-term medical, surgical and care support.
METHODS: In this study, antenatal, natal and postnatal characteristics of NTD patients who were admitted to the NICU between 2013-2017 were examined retrospectively.
RESULTS: Twenty-nine NTD patients were included in this study. Sixteen (55%) of the patients were male and 13 (45%) were female. Mean gestational age was 37,5±1,97 weeks, mean birth weight was 3050±703,29 grams. Six patients had the following maternal risk factors for NTD development: diabetes, obesity, smoking, and the use of valproic acid. None of the patients used preconceptional folic acid. Of the NTDs, 23 were meningomyelocele, 1 was meningocele, 3 were encephalomyelocele, 1 was encephalocele, and 1 was acrania. NTD was the most common at the lumbosacral region (n=10) and the other regions were lomber (n=8), thoracic (n=5), occipital (n=4) and cervical (n=1). While the complete loss of leg movements was seen in eleven of the patients, partial loss was seen in nine of them. The lesion level was higher than L4 in all of those with complete motor dysfunction and in 4 (44%) with partial motor dysfunction. Meningomyelocele sacs were ruptured in seven patients. Shunt procedures were required in 18 of 19 patients with hydrocephalus. Shunt placement and meningomyelocele operations were performed simultaneously in 11 patients.
DISCUSSION AND CONCLUSION: The preventable etiologic risk factors of NTDs should be known especially by the parents who are considering having child.

Keywords: Neural tube defects, meningomyelocele, meningocele, newborn


Salih Çağrı Çakır, Bayram Ali Dorum, Hilal Özkan, Özgür Taşkapılıoğlu, Nilgün Köksal, Rabia Tütüncü Toker, Mehmet Sait Okan. Short-Term Clinical Outcomes Of Newborns Who Have Neural Tube Defects. . 0; 0: 0-0

Sorumlu Yazar: Salih Çağrı Çakır, Türkiye


ARAÇLAR
Yazdır
Alıntıyı İndir
RIS
EndNote
BibTex
Medlars
Procite
Reference Manager
E-Postala
Paylaş
Yazara e-posta gönder

Benzer makaleler
Google Scholar